17 Mayıs 2016 Salı

ÇİRİŞ OTU YEMEĞİ

Çiriş Otunu her sene görürüm ama kokusundan dolayı almak istemezdim...Şu an emekli olan arkadaşım Safiye Hanım bu mevsimde pazara gittiğimizde alır pişirirdi...Bana da al diye ısrar ederdi,çok şifalı derdi,almazdım...Bu sene netten araştırıp da faydalarını okuyunca,tam da zamanı dedim ve alıp pişirdim...Tarifini arkadaşıma sormayı da ihmal etmedim...
Çiriş hakkında şunları okudum;(alıntıdır)
Çiriş Otu ( Yabani Pırasa, Sarı Zambak )
Çiriş Otu Bitkisinin yaprakları pırasa yaprağına benzer.Ancak pırasaya nazaran oldukça küçük boyuttadır ve çoğu yörede yabani pırasa, güllük diye adlandırılır. Çeşitli yörelerde iklim ve yükselti değişimlerine göre Nisan ve Temmuz arası gibi çiçek açmaktadır.
Türkiye’nin hemen her yöresinde yetişir. Doğu ve Güney doğu Anadolu ile Ege ve Akdenizde çiriş otu bolca yetişmekte ve bilinmektedir. Çiriş otunun tadı oldukça lezzetlidir ve yemekleri et tadı vermektedir. Bu değerli bitkinin pek çok faydaları vardır ancak kadınlara daha faydalı olduğu söylenir. Bazı yörelerde çiriş otunun her derde deva olduğuna inanılmaktadır.



Halk Geleneğinde çiriş otunun faydaları arasında basura ve regl düzensizliklerine iyi geldiği söylenmektedir. Çiriş Otunun ayrıca vücuttaki ağrıları dindirdiği, idrar söktüğü, mesane taşlarına etki ettiği ve cinsel gücü büyük oranda arttırdığı söylenir, sirke ile kaynatılmış çiçek ve yapraklarının akrep ve yılan sokmalarında faydalı olduğu söylenmiştir. Çiriş otu aynı zamanda mükemmel bir C vitamini kaynağıdır. Bunların yanında çiriş otunun saçkıran hastalığına ve egzemaya iyi geldiği söylenir.

Hal böyle olunca bu şifadan bizde faydalanalım dedim ve çiriş otunun yemeğini pişirdim...

Yarım kg çirişin önce kök kısmındaki zarları soydum ve bol suyla yıkadım... 
1,5 cm uzunluğunda doğradım... 
1 baş soğanı az sıvı yağ ve 1 yemek kaşığı tereyağında kavurdum,1 yemek kaşığı salça ilave ettim...
Yarım çay bardağı iri pilavlık bulguru ve haşlanmış  bir küçük kase parça eti ekleyip kavurmaya devam ettim...En son doğradığım çirişleri ekleyerek 2 su bardağı kadar su ilavesiyle pişmeye bıraktım...Tuz,karabiber,pul biber döktüm...Piştikten sonra 1 su bardağı süt ekleyerek bir taşım daha kaynatıp acağın altını kapattım...Süt ne alaka diyeceksiniz ? Arkadaşım Safiye Hanım söylediğinde bende şaşırmıştım ancak denedikten sonra ne kadar güzel olduğunu gördüm...
Çok fazla alışık olmadığımız bir lezzet ama kötü değil...Hatta ben et koymadan zeytinyağlısının daha da güzel olacağı kanaatine vardım...Çünkü soğuk yediğimde daha lezzetliydi...Sıcakken farklı bir tadı var...Hatta komşum pirinçlisini ıspanak gibi pişirdiğini söyledi...Birde öyle denemek lazım...
Yapacak olanlara kolay gelsin...

3 yorum:

  1. hep duyuyorum ama hiç denemedim ben de ellerine sağlık

    YanıtlaSil
  2. Elinize sağlık. Belki süt koymadan, sarımsaklı yoğurtla birlikte daha farklı bir tadı olur. Afiyet, şifa olsun. Sevgiler...

    YanıtlaSil
  3. Hiç denemediğin bir tat bu. Elinize sağlık.

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız ve temennileriniz benim için çok değerli...Blog ve Web sitesi dışında yorum yazan izleyicilerimden Anonim seçeneğine tıklamalarını rica ediyorum...Teşekkür ederim...

Yazılarımı Kopyalayamazsın!!!