10 Ocak 2014 Cuma

DEKUPAJLI SABUNLARIM ve HAYIRLI CUMALAR...

Günaydın Kıymetli İzleyenlerim,Hayırlı Cumalar....
Bugün çeşit çeşit dekupajlı sabunlarla geldim...
Bu mis kokulu,rengarenk sabunlar tarafımdan hediye edildi güzel insanlara...Cumanın bereketi ve güzelliği ile dünya ve ahiret hayatından bahsetmek istiyorum ve sabunlarımı sergiliyorum...
İnsan ömrü ne kadar kısa,hayat ne kadar boş değil mi?
Yaşınız ilerlemeye başladığında bu kısa zaman dilimine çok şeyler sığdırmak istiyorsunuz...
Hayatın ve ahiretin manasını daha çok düşünüp,daha derin duygularla doluyorsunuz...
Aslında ölüm bir son değil, bir geçiş kapısıdır. Sonsuza kadar sürecek olan asıl hayat, ahirettedir. Bizim de her an ahiretteki bu gerçek hayatımıza hazırlık yapmamız gerekir. Hiç sınavdaki insan orada sonsuza kadar yaşayacakmış gibi bir çaba içine girer mi? Elbette hayır. Sadece soruları dikkatlice cevaplayıp sınavdan bir an önce çıkmayı düşünür.İşte dünya hayatında da insan Allah'ın kendisi için hazırladığı imtihanı en iyi şekilde bitirip Allah'ın rızasını ve cenneti kazanmayı istemelidir.Her insanın dünyadaki en önemli çabası Allah'ı sevmek ve O'nun rızasını kazanmak için çalışmak olmalıdır. Çünkü sonsuz merhamet sahibi olan Rabbimiz Kendisine inanan kullarını sevmekte ve her an korumaktadır. Bir ayette şöyle buyrulmaktadır:" Doğrusu benim Rabbim, herşeyi gözetleyip-koruyandır." (Hud Suresi, 57)
Ahiret Hayatında göreceğimiz karşılık için;
Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır, kim bir kötülükle gelirse, onun mislinden (eşdeğerinden) başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar. (Enam Suresi, 160)
Allah insanlara karşı çok merhametlidir. Ödül verirken kat kat, cömertçe vermektedir. Oysa cezayı hak edenler sadece yaptıkları kötülüklerin tam karşılığını görürler. Allah kimseyi haksızlığa uğratmaz. İnsanlar arasında adaletsiz davranışlar olabilir. Suçlu biri dünyada insanları kandırmış ve onları yanıltmış olabilir. Ama suçunun karşılığını Allah ahirette kesinlikle verecektir. Adalet, Allah katında yerini mutlaka bulur. Çünkü Allah herşeyi görür, bilir ve karşılığını ona göre verir.




Dünyada birçok sıkıntı yaşarız. Hasta oluruz, ateşimiz çıkar, kimi zaman bir yerimiz kırılır, çok üşürüz veya sıcaktan bunalırız. Her gün daha birçok sıkıntı verici şey başımıza gelebilir. Midemiz rahatsızlanır, yaşlandıkça cildimiz bozulur, kırışır. Hiç istemeyiz yaşlanmayı...
Allah bu gibi eksiklikleri dünya hayatında özellikle böyle yaratmıştır. Bunların hiçbiri cennette yoktur. Dünyadaki eksiklikler düşünüldüğünde cennetin ne kadar büyük bir mükafat olduğu daha iyi anlaşılmaktadır. Eğer insan ölünce cennete giderse bütün bu sıkıntılardan kurtulur. Dünyada hoşunuza gitmeyen şeyleri tekrar düşünün. Sizi rahatsız eden bu şeylerden tek bir tanesi bile cennette olmayacaktır.
Orada nefislerinizin arzuladığı herşey sizindir ve istediğiniz herşey de sizindir." (Fussilet Suresi, 31)
Kuran'da cennetteki sonsuz güzellikleri anlatan ayetlerden birkaçı şöyledir:
Takva sahiplerine va'dedilen cennetin misali (şudur): İçinde bozulmayan sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenler için lezzet veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır ve orda onlar için meyvelerin her türlüsünden ve Rablerinden bir mağfiret vardır... (Muhammed Suresi, 15)
İman edip salih amellerde bulunanlar; onları, içinde ebedi kalıcılar olarak, altından ırmaklar akan cennetin yüksek köşklerine muhakkak yerleştireceğiz. (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir. (Ankebut Suresi, 58)


Allah'a isyan eden suçlu ve günahkarların yaptıklarının karşılığıdır cehennem.
Allah bu kişilerin durumunu Kuran'da şöyle açıklamıştır:
Onlar, dinlerini bir eğlence ve oyun (konusu) edinmişlerdi ve dünya hayatı onları aldatmıştı. Onlar, bu günleriyle karşılaşmayı unuttukları ve bizim ayetlerimizi 'yok sayarak tanımadıkları' gibi, Biz de bugün onları unutacağız. (Araf Suresi, 51)
Yinede merhametlilerin merhametlisi rabbim şöyle buyurmuştur;
Benden onlara) De ki: "Ey kendi aleyhlerinde (kendi zararlarına) olmak üzere ölçüyü taşıran (günah işleyen) kullarım. Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, esirgeyendir." (Zümer Suresi, 53)
Allah insanlara karşı çok merhametlidir. Ödül verirken kat kat, cömertçe vermektedir. Oysa cezayı hak edenler sadece yaptıkları kötülüklerin tam karşılığını görürler. Allah kimseyi haksızlığa uğratmaz. İnsanlar arasında adaletsiz davranışlar olabilir. Suçlu biri dünyada insanları kandırmış ve onları yanıltmış olabilir. Ama suçunun karşılığını Allah ahirette kesinlikle verecektir. Adalet, Allah katında yerini mutlaka bulur. Çünkü Allah herşeyi görür, bilir ve karşılığını ona göre verir.
Allah'a isyan eden, onu tanımayan insanlar da yaptıkları herşey için bir karşılık göreceklerdir. Dünyada iken Allah'ı tanımadıkları, herşeyi O'nun yarattığını kabul etmedikleri, büyüklük taslayıp Allah'ın emrettiği ibadetleri yapmadıkları ve dünyada adeta isyan çıkardıkları için, ölünce de buna göre karşılık göreceklerdir. 

Bazı insanlar bu dünyada birçok suç işlerler. Kimsenin onları görmediği durumlarda, zaman zaman cezasız da kalabilirler. Ama bu insanlar yaptıkları ne kadar gizli olursa olsun Allah'ın onları her an gördüğünün, içlerinden geçeni de bildiğinin farkında değillerdir.


Herkes yaptığı iyi veya kötü şeylerin karşılığını mutlaka alacaktır. Asıl cezayı veya ödülü ahirette Allah verecektir. Allah sonsuz adalet sahibidir ve Kuran ayetlerinde yapılan en küçük bir iyiliğin bile karşılığını kat kat vereceğini müjdelemiştir. İnsanlar pişman olup bağışlanma dilerlerse onları affedeceğini de söylemiştir. Buna rağmen Allah'a iman etmeyen, Kuran'da bildirilen emirleri yerine getirmeyen, sadece dünya hayatında yaşayacağını, sonrasında bir hayat olmadığını düşünen insanları da Allah cehennem ile tehdit etmiştir.

Allah'a isyan eden suçlu ve günahkarların yaptıklarının karşılığıdır cehennem.

Allah bu kişilerin durumunu Kuran'da şöyle açıklamıştır:

Onlar, dinlerini bir eğlence ve oyun (konusu) edinmişlerdi ve dünya hayatı onları aldatmıştı. Onlar, bu günleriyle karşılaşmayı unuttukları ve bizim ayetlerimizi 'yok sayarak tanımadıkları' gibi, Biz de bugün onları unutacağız. (Araf Suresi, 51)

Cehennemde, dünyada yaşanan sıkıntılardan ve acılardan çok daha fazlası vardır. Pislik, korku, acı ve mutsuzluk dolu bir yerdir cehennem. Oraya giden insanlar, cehennemden çıkmak için Allah'a dua ederler ama artık dua etmekte ve pişman olmakta geç kalmışlardır. Daha önce size Firavun'un geçersiz pişmanlığından söz etmiştik. O da boğulacağı sırada başına gelecekleri anlamıştı. Ama o andaki pişmanlığı fayda etmemişti. İşte Allah insana ölüm anına kadar fırsat verir. Öldükten ve ahirette yaşamaya başladıktan sonra ise pişman olmanın hiçbir anlamı kalmamaktadır.

Cehennemlikler orada yiyecek hiçbir şey bulamazlar. Başlarındaki cehennem bekçilerinden yiyecek istediklerinde onlara darı dikeni, kan ve irin verilir. Su içmek istediklerinde ise kaynar su verilir. Sürekli aşağılanırlar, sürekli derileri yanar, her yerde ateş vardır, dar ve sıkışık yerlerde hapsedilirler. Üstelik bu çok sıkıntılı yaşam sonsuza kadar bitmeyecektir.

Pek çok insan cehennemde belli bir süre kalıp, yaptıklarının cezasını çektikten sonra cennete gideceğine inanır. Ancak bu kişiler sadece kendi kendilerini kandırmaktadır. Çünkü Kuran'daki cehennem ile ilgili ayetlere baktığımızda, cehenneme bir kere giren bir insan için hiçbir kurtuluş yolunun olmadığını görürüz. Allah'a iman etmemesi ve dünyada yaptığı kötülüklere karşılık olarak cehennemi hak eden kişiler burada sonsuza kadar kalacaklardır. Allah bu gerçeği ayetlerinde şöyle haber vermiştir:

"Kapıları kilitlenmiş" bir ateş onların üzerinedir. (Beled Suresi, 20)

Bu, onların: "Ateş bize sayılı günler dışında kesinlikle dokunmayacak" demelerindendir. Onların bu iftiraları, dinleri konusunda kendilerini yanılgıya düşürmüştür. (Al-i İmran Suresi, 24)

Oysa hatalarını, günahlarını fark eden her insanın, hayattayken yaptıklarından pişman olması ve Allah'tan dua ile bağışlanma dilemesi gerekir. Kuran'da Allah bize samimi bir pişmanlık olursa, her türlü günahı affedeceğini bildirmektedir. Bu konuyla ilgili ayet şöyledir:

(Benden onlara) De ki: "Ey kendi aleyhlerinde (kendi zararlarına) olmak üzere ölçüyü taşıran (günah işleyen) kullarım. Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, esirgeyendir." (Zümer Suresi, 53)



Ahirette sonsuz bir pişmanlık yaşamamak ve cehennemin bitmeyecek azabından kurtulmak için, geç olmadan insanın hatalarını görmesi ve Rabbimize tevbe etmesi bu yüzden çok önemlidir.
Çok tevbe eden ve tevbesi kabul olan kullardan eyle bizleri Yarabbi!!!

7 yorum:

  1. canım sabunların çok güzel hediye etmem ise ayrı bir incelik :)
    sana da hayırlı cumalar dualarda buluşmak dileği ile....

    YanıtlaSil
  2. cok güzeller ellerinize sağlık hayırlı cumalar banada beklerim sevgiler

    YanıtlaSil
  3. Merhaba adaşım ,sabunlarınız harika olmuş elleriniza sağlık. Benim blogumada bütün bloger arkadaşlarımı beklerim.Sevgiler.....

    YanıtlaSil
  4. Sizi izlemeye aldım. Sevgiler....

    YanıtlaSil
  5. Oldukça uzun ve keyifli bir metin yazmışsın. Teşekkürler. Özellikle Ayet-i Kerime'ler paylaşman çok güzel. Dimağımız açılıyor, silkinip kendimize geliyoruz Alimallah. :) Sevgiler, hayırlı cumalar dilerim.

    YanıtlaSil
  6. ALLAH ın merhameti çoktur bizleri de affeder inşallah. Kandilin mübarek olsun kardeşim.

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız ve temennileriniz benim için çok değerli...Blog ve Web sitesi dışında yorum yazan izleyicilerimden Anonim seçeneğine tıklamalarını rica ediyorum...Teşekkür ederim...

Yazılarımı Kopyalayamazsın!!!